Barış Hakkının Desteklenmesi Hakkında Karar, Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Konseyi tarafından 22 Haziran 2017 tarihinde kabul edilmiştir. (Promotion of the right to peace)
[box type=”shadow” align=”” class=”” width=””]
Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Konseyi
Birleşmiş Milletler Genel Kurulunun 15 Mart 2006 tarihinde 60/251 sayılı kararıyla kurumsal statü kazanmıştır. BMİHK, daha önce 60 yıl boyunca görev yapmış olan Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Komisyonu’nun işlevlerini üstlenmiştir.
İnsan Hakları Konseyi, Birleşmiş Milletler sistemi içinde yer alan ve dünya genelinde tüm insan haklarının geliştirilmesi ve korunmasından sorumlu 47 devletten oluşan hükümetler arası bir organdır. Yıl boyunca dikkatini gerektiren tüm tematik insan hakları konularını ve durumlarını tartışma yeteneğine sahiptir.. Merkezi, Cenevre’deki Birleşmiş Milletler Ofisi’dir.
.[/box]
Barış Hakkının Desteklenmesi
İnsan Hakları Konseyi,
Başta İnsan Hakları Konseyi’nin 32/28 sayılı, 1 Temmuz 2016 tarihli kararı olmak üzere; Genel Kurul, İnsan Hakları Komisyonu ve İnsan Hakları Konseyi tarafından kabul edilen, tüm insan haklarının herkesçe eksiksiz bir şekilde kullanılabilmesinin vazgeçilmez şartı olan barış hakkının ve barışın desteklenmesine ilişkin geçmiş bütün kararları anımsatarak,
Genel Kurul’un 71/189 sayılı, 19 Aralık 2016 tarihli kararıyla Barış Hakkı Bildirgesi’ni kabul etmesini memnuniyetle karşılayarak,
Devletler ve başta Birleşmiş Milletler Eğitim, Bilim ve Kültür Teşkilatı [UNESCO] olmak üzere Birleşmiş Milletler ve özel ajansların Bildirge’yi hayata geçirmek üzere uygun sürdürülebilir önlemleri alması gerektiğini anımsatarak,
-
Herkesin barıştan yararlanma hakkı olduğunu ve bu şekilde bütün insan haklarının savunulabilir ve korunabilir, kalkınmanın eksiksiz bir şekilde hayata geçirilebilir olduğunu anımsatır,
-
Devletlerin eşitliğe ve ayrımcılık yapmamaya, adalete ve hukukun üstünlüğüne saygı göstermeleri, hayata geçirmeleri ve teşvik etmeleri; korku ve yokluktan azade [bir şekilde yaşamayı] toplumlar içinde ve arasında barış inşası yolu olarak güvence altına almaları gerektiğini vurgular,
-
Barışın yalnızca çatışma yokluğu değil aynı zamanda diyaloğun teşvik edildiği ve çatışmaların karşılıklı bir anlayış ve işbirliği ruhuyla çözüldüğü ve sosyoekonomik gelişmenin güvence altına alındığı olumlu, dinamik ve katılımcı bir süreç olduğunu tanır,
-
Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Yüksek Komiseri’nin desteğiyle İnsan Hakları Konseyi’nin 37. ve 38. oturumları arasındaki dönemde, Barış Hakkı Bildirgesi’nin hayata geçirilmesini görüşmek üzere barış hakkına ilişkin yarım günlük bir oturumlararası bir atölye düzenlemeye karar verir,
-
Yüksek Komiser’den İnsan Hakları Konseyi’ne 39. oturumunda atölyeye ilişkin özet formunda bir rapor sunmasını talep eder,
-
Görüşmeler sırasında dünya çapında bir temsiliyet sağlanabilmesi amacıyla bütün Üye Ülkeleri, özel ajansları ve sivil toplumu atölye tartışmalarına katılmaya teşvik eder,
-
Konuyla ilgili tüm yetkinin kendisinde kalmasına karar verir.